Kim Jong-un, K-Pop’u genç Kuzey Korelilerin kıyafetlerini, saç stillerini, konuşmalarını, davranışlarını bozan kötü bir kanser olarak niteledi. Medya da bu kültürün kontrol edilmemesi halinde Kuzey Kore’nin parçalanacağı konusunda uyardı.
Dünya çapında hayranlar kazanan Güney Kore pop kültürünün artan etkisi, totaliter devletin liderinin yeni bir kültür savaşı ilan etmesine neden oldu. Kuzey Kore lideri, K-Pop kültürünü kanser gibi niteledi ve kullanılan dili de sapkın olarak tanımladı.
Son aylarda Güney Kore filmleri, K-dramaları ve K-pop videoları ülkede hızla yayılınca kontrolü yeniden sağlamak için Kim Jong-un’dan sert emirler geldi.
K-Pop’un varlığı Kim Jong-un için o kadar endişe verici hale geldi ki, Kuzey Kore geçen aralık ayında yeni bir yasa çıkardı.
5-15 YIL ARASINDA ÇALIŞMA KAMPI CEZASI
Daily NK tarafından kaçırılan iç Kuzey Kore belgelerine göre; Güney Kore eğlencelerini izleyen veya bunlara sahip olan insanlar beş ila 15 yıl çalışma kamplarına gönderiliyor. Kuzey Korelilere yasaklı ürünleri sağlayanlar ise ölüm cezası da dahil olmak üzere daha da sert cezalarla karşı karşıya kalabilirler. Yeni yasa ayrıca Güney Kore tarzında konuşan, yazan veya şarkı söyleyen kişileri de iki yıla kadar ağır çalışmaya tabi tutuyor.
Japonya’da Kuzey Kore’yi izleyen bir web sitesi olan Asia Press International’ın baş editörü Jiro Ishimaru, “Kim Jong-un’a göre, Güney Kore’den gelen kültürel istila kabul edilebilir bir seviyenin ötesine geçti. Bu kontrol edilmezse halkının Güney’i, Kuzey’in yerine alternatif bir Kore olarak görmeye başlamasından korkuyor” dedi.
KAPALI KAPILAR ARDINDA GİZLİCE İZLİYORLAR
Kim Jong-un’un ailesi üç nesildir Kuzey’i yönetiyor ve ülkedeki Y kuşağının sadakati sık sık test ediliyor. 1990’ların sonlarında, hükümetin erzak sağlayamadığı ve milyonlarca kişinin ölümüne neden olduğu kıtlık sırasında pek çok kişi, Güney’den kaçak eğlence de dahil olmak üzere Çin’den kaçırılan mallarla dolu resmi olmayan pazarlardan yiyecek satın alarak hayatta kaldı.
Kaset ve CD’lerdeki K-dizileri aracılığıyla, genç Kuzey Koreliler yaşadıkları kıtlık sırasında yemek için yeterli yiyecek bulmakta zorlanırken Güney’deki insanların kilo vermek için diyet yaptıklarını öğrendiler.
Şimdi ise Güney Kore eğlencesi artık Çin’den flashdisklerle kaçırılıyor ve kapalı kapılar, dökümlü pencerelerin arkasından izleyen genç Kuzey Korelilerin kalbini çalıyor.
EKONOMİK OLARAK EN SIKINTILI DÖNEMİ YAŞIYOR
Asia Press International’ın baş editörü Ishimaru ülkede Kim Jong-un’un iktidarını tehdit eden kültürün ekonomik sıkıntılar yaşayan halkı etkilediğini belirtiyor ve şunları söylüyor: “Kuzey’in ekonomik durumu, Kim Jong-un’un on yıl önce göreve başlamasından bu yana en kötü durumda. İnsanlar açsa suç oranları artabilir. Toplumsal huzursuzluğu caydırmak için kontrolü sıkı tutmaya çalışıyor.”
GÜNLÜK KONUŞMALAR BİLE KONTROL ALTINDA
Asia Press tarafından kaçırılan Kuzey Kore hükümet belgelerine göre; bilgisayarlar, metin mesajları, müzik çalarlar ve dizüstü bilgisayarlar artık Güney Kore içeriği için aranıyor. Örneğin Kuzey Kore’deki kadınların randevularına yoldaş demeleri gerekiyor. Bunun yerine, çoğu K-dizilerinde kadınların yaptığı gibi onlara “oppa” veya bal demeye başladı. Kim Jong-un, kullanılan dili “sapkın” olarak tanımlıyor.
Belgelerde, günlük konuşmalarda veya kısa mesajlarda Güney’den tabirler kullananların yakalanması halinde ailelerinin uyarı amacıyla şehirlerden sınır dışı edilebileceği belirtildi.
DİSİPLİN EKİPLERİ SOKAKLARDA GEZİP İNSANLARI UYARIYOR
Kuzey Kore ilk defa kültürel etkilere karşı önlemler almıyor. Tüm radyo ve televizyonlar, yalnızca devlet yayınlarını alacak şekilde önceden ayarlanmış durumda. Hükümet, halkın global interneti kullanmasını engelledi. Disiplin ekipleri sokaklarda devriye gezerek uzun saçlı erkekleri, etekleri çok kısa ya da pantolonu çok dar olan kadınları durduruyor, mevcut tek saç boyası siyah.
Seul Ulusal Üniversitesi Barış ve Birleşme Araştırmaları Enstitüsü’nün 2018 veya 2019’da Kuzey Kore’den kaçan 116 kişiyle yaptığı bir ankette, neredeyse yarısı Kuzey’deyken Güney Kore eğlencelerini izlediklerini söyledi.
DIŞARIYA BAĞIMLI OLMAMAK İÇİN SÖZ VERDİ
; Kim Jong-un bir zamanlar dış kültüre karşı çok daha esnekti. 2012’de devlet televizyonunda Mickey ve Minnie Mouse karakterleri, Rocky’nin müziği, mini etekli bir kız grubu yer alabiliyordu. Pyongyang’da Aslan Kral ve Külkedisi gibi Disney filmleri satılıyordu. 2017 yılında restoranlarda yabancı filmler, konserler ve TV şovları gösteriliyordu.
Ancak, Donald J. Trump ile olan diplomasinin 2019’da çökmesinden sonra Kim Jong-un’un güveninin zayıfladığı belirtiliyor. O zamandan beri dış dünyaya daha az bağımlı, kendine güvenen bir ekonomi kurarak ülkesini yönetmeye söz verdi. Pandeminin yaşanmasıyla Kuzey’in ekonomik sıkıntısı daha da derinleşti.